Boğaziçi Avukatlar Derneği

8710
TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANI AV.V.AHSEN COŞAR’IN, BOĞAZİÇİ AVUKATLAR DERNEĞİ TARAFINDAN 10 MART 2012 TARİHİNDE İSTANBUL’DA DÜZENLENEN “AVUKATLIK KANUNU ÖNCESİ ATÖLYE ÇALIŞMASI” KONULU TOPLANTIDA YAPTIĞI AÇILIŞ KONUŞMASI

Sayın Milletvekilleri,
Adalet Bakanı Sayın Yardımcısı,
Sayın Baro Başkanları,
HSYK’nun Sayın Üyesi,
Boğaziçi Avukatlar Derneği’nin Sayın Başkanı,
Sevgili Meslektaşlarım,

Sizleri Türkiye Barolar Birliği adına, kendi adıma sevgi ve saygı ile selamlıyor, Boğaziçi Derneği’nin Sayın Başkanı ile yönetim kurulu üyelerine hem bu etkinliği düzenledikleri, hem de beni davet etmek inceliğini gösterdikleri için teşekkür ediyorum.

Hepimizin bildiği üzere Avukatlık Kanunu’nda en son değişiklik 2001 yılında yapılmıştır. Aradan geçen 11 yıl içerisinde dünyada, Türkiye’de pek çok şey değişmiştir. Bu bağlamda anlayışlar değişmiştir, ihtiyaçlar değişmiştir, talepler değişmiştir. Dolayısıyla bu aşamada üzerinde hep birlikte düşünmemiz gereken konuların başında Avukatlık Kanunu’nda yapılması gereken değişiklikler gelmektedir. Bu sadece benim görüşüm değil, barolarımızın, çok sayıda avukat meslektaşımızın da görüşü ve talebidir.

Bu ihtiyacı ve talepleri göz önüne alan Türkiye Barolar Birliği yönetim kurulu Avukatlık Kanunu üzerinde yapılacak değişikliklere esas olacak başlıkları belirlemek, bu başlıkları bildirmek suretiyle Baro Başkanlarımızı toplantıya davet etmiştir.

Her ne kadar bu toplantıda tartışmaya açılan başlıklardan bir kısmı, örneğin nispi temsil, delege yapısı, yabancı avukatlık şirketleri, şube gibi konular daha sonra birileri tarafından istismar edilmiş, bu başlıklardan hareketle niyet sorgulaması yapılmış ise de, iyiniyetli olmayan bu çabalar çok fazla etkili olmadığı gibi bunu yapanlara da bekledikleri yararı sağlamamıştır.   

Değerli Meslektaşlarım,

Şimdi burada yeri gelmiş iken bir hususu açıklamak isterim. Benim için her koşulda ve her zaman geçerli ve değerli olan üç değişmez vardır. Bunlar demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan/birey hak ve özgürlükleridir. Avukatların nerede ise tamamının da bu üç değere bağlı olduğunu düşünüyorum. Bu tespitten hareketle biz avukatlar için üzerinde tartışılmayacak, konuşulmayacak, tabu olan hiçbir konu yoktur, olamaz, olmaması gerekir. Zira avukatlık mesleği özgürlük mesleğidir, cesaret mesleğidir, bağımsızlık mesleğidir. Biz avukatlar her şey, her zeminde ve her zaman özgür biçimde konuşma kültürüne, terbiyesine, cesaretine sahip bir mesleğin mensuplarıyız. O halde mesleğimizle, mesleğimizin geleceği ile ilgili konularda olsun, diğer başka konularda olsun hepimiz konuşmak zorundayız ve esasen konuşuyoruz da.
Bu vesile ile bu etkinliği düzenleyen değerli meslektaşlarıma, mesleğin sorunlarına gösterdikleri ilgi ve duyarlılık nedeniyle özellikle teşekkür eder, Türkiye Barolar Birliği yönetimi olarak bu tür katkılara ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim.

Değerli Meslektaşlarım,

Baro Başkanlarımızla yapılan toplantı sonrasında, Türkiye Barolar Birliği yönetimi olarak bu toplantıdan aldığımız güç ve destekle, bu toplantıda ortaya konulan görüşlerden yararlanmak suretiyle Avukatlık Yasasında yapılması gereken değişiklikleri içeren çalışmayı bitirmiş durumdayız.
Hazırlanan taslağı önümüzdeki günlerde Baro Başkanlarımıza, delegelerimize göndermek, internet sayfamıza koymak suretiyle tartışmaya açacağız.
Delegelerimizden, avukat meslektaşlarımızdan gelecek ve yakında yapacağımız Baro Başkanları toplantısında ortaya konulacak olan görüş düşünce ve eleştirilere göre son şekli verilecek olan çalışma Adalet Bakanlığı’na sunulacaktır.
Hazırlan bu çalışmada mevcut Avukatlık Kanunu’nun iskeletine sadık kalınmış, Adalet Bakanlığı’nın vesayetiyle ilgili mevcut düzenlemeler büyük ölçüde ayıklanmış, uzmanlık, mesleki sorumluluk sigortası, sertifikalı/sertifikasız meslek içi eğitim gibi yeni kurumlara yer verilmiş, staj iki yıla çıkartılmış, birincisi staja girişte, ikincisi staj bitiminde olmak üzere iki sınav yapılması hükmü getirilmiş, baro organlarının görev süreleri 4 yıla çıkarılmış, Avukatlık Kanunu’nun 95/5.maddesinde meslektaşların kendi aralarında ve iş sahipleriyle aralarında çıkacak ihtilaflarda yönetim kurulunun arabuluculuk yapmasına ilişkin hüküm dava şartı haline getirilmiş, Avukatlık Kanunu’nun 164.maddesi ihtiyaca cevap verecek şekilde yeniden düzenlenmiş, avukatın mesleğini gerektiği gibi yapabilmesine olanak sağlayacak hakları tahkim edilmiş, disiplin affı getirilmiş, uygulamada sorunlu olan kimi maddelerde gerekli değişiklikler yapılmıştır.

Değerli Meslektaşlarım,      

Sizlerin de takdir edeceği üzere, ne kadar iyi düzenlenmiş olursa olsun Avukatlık Kanunu sihirli değnek değildir. Tüm sorunlarımıza çözüm bulacak, en çok ihtiyacımız olan mesleki kaliteyi bir başına sağlayacak değildir. Çare biziz, kaliteyi sağlayacak olan biziz, onun için hepimizin kendimize, mesleğimize, meslek örgütümüze emek vermesi gerekir.

Beni sabırla dinlediğiniz için sizlere teşekkür eder, bu çalışmanın bizlere yararlı olmasını diler, hepinize saygılar sunarım.

Av. V. Ahsen COŞAR
Türkiye Barolar Birliği   Başkanı