25 Kasım Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Ve Dayanışma Günü Basın Açıklaması

6792

25 KASIM KADINLARA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI ULUSLARASI

MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜ

BASIN AÇIKLAMASI

Kadına yönelik her tür şiddet insan hakları temel ilkeleri bağlamında suçtur. Ülkemizin temel gerçekleri esas alındığında kadına yönelik şiddetle mücadelede halen istenilen seviyede başarı sağlanamadığı ortadadır. Her geçen gün gerek ulusal basından gerekse kamuoyunun dikkatle takip ettiği dosyalardan görüleceği üzere kadına karşı şiddet oranı önemli ölçüde artmaktadır.

Kadınlarımız bugün dünden daha yoğun bir biçimde şiddete maruz kalmaktadır. Kadın cinayeti oranı 2011 yılında büyük artış göstermiştir. Resmi veriler, Türkiye’deki kadın cinayetlerinin yedi yılda % 1400 arttığını göstermektedir. Türkiye’de her 10 kadından 4’ü şiddet görmektedir. Kadın Statüsü Genel Müdürlüğü’nün “ Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması’na” göre Türkiye’deki kadınların % 41,9’u fiziksel ve cinsel şiddete uğramaktadır. % 49,9 ‘la en fazla şiddete maruz kalan kadınlar “düşük gelir” grubundan oluşmaktadır. Şiddet “yüksük gelir” grubunda da azımsanmayacak oranda olup % 28,7 ‘dir.

Bu meyanda;

  • İç hukukumuzun uluslararası sözleşmelere uygun hale getirilmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.

  • Kadın için pozitif ayrımcılık ile ilgili kamusal alanda gerekli yasal düzenlemeler hızla hayata geçirilmelidir.

  • Şiddet gören kadınlar kolluk kuvvetlerine başvurduğunda acilen kendilerine koruma sağlanmalıdır.

  • Kadın sığınma evlerinin nitelik ve niceliklerinin iyileştirilmesi ve sayılarının arttırılması için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.

  • İstihdam edilen kadın sayısının her geçen gün azaldığı ve şiddetin iş yerlerinde kendini Mobbing olarak gösterdiği ülkemizde kadınların istihdama katılımını sağlanarak ve Mobinge karşı koyacak düzenlemeler yapılmalıdır.

  • Ülkemizde okuryazar olmayan kitlenin % 84’ünün kadın olduğu düşünüldüğünde kadınların eğitim olanaklarından daha fazla yararlandırılması sağlanmalıdır.

  • İlköğretim yıllarından başlayarak kadına yönelik şiddetle mücadeleye ilişkin bir bakış açısı oluşturulması, örgün eğitimin önde gelen görevleri arasında yer almalıdır.

  • Kolluk, idari ve adli görevlilerin periyodik ve sürekli eğitimlerinin (kadına yönelik şiddetle mücadelede) her birinin uygulayıcı birim olması nedeni ile bir zorunluluktur.

Kadın hakları konusunda Dünya verilerinin de çok altında kalmış olan ülkemizde, kadın hakları konusunda daha yapılacak çok şeyin olduğu ortadadır.

BM Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile de koruma altına alınan, insanın “insan” olmasından doğan ve kendisine sıkı sıkıya bağlı olan temel hak yaşam hakkının, pozitif ayrımcılık hükümlerinin uygulandığı bir hukuk sisteminde korunması, sosyo ekonomik şartların iyi etüt edilerek, gerçekçi bir bakış açısı ile şiddete karşı çözüm arayan politikaların oluşturulması konusunda kadın hakları savunucuları olarak her zamankinden fazla emek sarf edeceğiz ve ısrarcı olacağız. Üzerimize düşen sorumlulukların her geçen gün ağırlaştığının bilincindeyiz. Herkesi, şiddete sessiz kalmayarak şiddete karşı savaşmaya davet ediyoruz.

HER KARANLIĞIN SONUNDA BİR AYDINLIK GÖRECEĞİMİZ İNANCI VE KARARLILIĞI İLE TÜBAKKOM OLARAK BASINA VE KAMUOYUNA DUYURULUR.

Av. Hidaye KAHYAOĞULLARI
TÜBAKKOM 11. DÖNEM SÖZCÜSÜ
AYDIN BAROSU
KADIN HAKLARI KOMİSYONU BŞK.