TBB Yönetim Kurulu “Ergenekon Davası”nın Karar Duruşmasını İzledi

5213

Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Hadımköy ve Silivri Cezaevlerini Ziyaret Etti,
“Ergenekon Davası”nın Karar Duruşmasını İzledi

ÖZEL GÖREVLİ MAHKEME ADİL YARGILANMA HAKKINI HİÇE SAYDIĞI BİR SÜRECİN SONUNDA VERDİĞİ HÜKMÜYLE KENDİNİ MİLLETİN VİCDANINDA MAHKÛM ETMİŞTİR

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ve yönetim kurulu üyeleri, 3 - 4 Ağustos 2013 tarihlerinde Hadımköy Askeri Cezaevi ile Silivri Cezaevi’ni ziyaret ederek Ergenekon ve Balyoz tutuklularını ziyaret etti, 5 Ağustos’ta “Ergenekon Davası”nın karar duruşmasını izledi.

Türkiye Barolar Birliği heyeti Silivri Cezaevi’ndeki görüşme öncesinde Ergenekon Davası’nda yargılanan sanıkların yakınları tarafından kurulan çadırı ziyaret etti. Burada bir açıklama yapan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu, “Bu soruşturmaların başlangıcından beri sergilenen yaklaşım, darbeyle mücadele olmamış; muhalefet edenle, farklı düşünenle mücadele şeklinde gelişmiştir” diye konuştu.

MAHKEME KARARINI MAHCUBİYET İÇİNDE VERECEK

Yurttaşların bölgeye ulaşmasının yasaklanması ve bu yasağın her ne pahasına olursa olsun hayata geçirilmesine yönelik tedbirlerin alınmasının mahkemenin vereceği karara dair önemli bir işaret olduğuna dikkat çeken Feyzioğlu, “Bu karar her ne karar Türk milleti adına veriliyor gibi görünse de Türk milletinin bundan pek de memnun olmayacağını görüyor ki milletin buraya gelmesi engellenmiştir. Yani mahkeme, kararını göğsünü gere gere değil, adeta mahcubiyet içinde fısıldayarak vermek istemektedir” dedi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu ve beraberindeki heyet daha sonra bazı sanıklarla görüşmek üzere Silivri Cezaevi’ne girdi.

MİLLETİN HÜKMÜNÜ BİLİYORUZ

Yaklaşık altı saat süren ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Feyzioğlu, adil yargılama ilkelerine baştan sona aykırı olan yargılama sonucunda verilecek kararın hukuka uygun olacağı umudunu beslemediklerini söyledi. Feyzioğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Milletin verdiği hükmü biliyoruz. Millet davada yargılananları değil ama bu davanın mimarlarını tarihte belli bir yere koydu. Süreç devam ediyor daha da edecek. Hukuk tarihi bu davayı yazacak ama tarihte bu davanın mazlumları altın harflerle yazılırken bu davanın içinde müdafiler, avukatlar tarihte altın harflerle yer bulurken, bu zulmün mimarlarını kimse hatırlamayacak. Tıpkı Socrat’ın yüzlerce yıl hatırlandığı gibi, tıpkı Sokrat’ı ölüme mahkûm edenlerin isimlerini kimsenin bilmediği gibi.”


BÜTÜN BU TEDBİRLER VERİLECEK HÜKMÜN MÜJDECİSİ

Ergenekon Davası’nın karar duruşmasını izlemek üzere 5 Ağustos sabahı Silivri’ye giden Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, duruşma öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Alınan olağanüstü güvenlik tedbirlerini hatırlatan Feyzioğlu, “Yurdun dört bir yanından buraya ulaşmaya gayret eden yurttaşlar, daha yola çıkmadan durduruluyor. Polisler otobüslerde kışlık zincir, ceset torbası, sözleşme aslı gibi görevi kötüye kullanmaya sebebiyet verecek şekilde seyahat özgürlüğünü engelleme amaçlı sözde denetim yapıyor. Amaç yurttaşın buraya ulaşmasını engellemek. Bütün bu tedbirler verilecek hükmün de müjdecisi. Yapılan hukuksuzluklar yapılacakların teminatı gibi” diye konuştu.

BU MESLEĞİN MENSUBU OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM

Ergenekon Davası’nın karar duruşmasının görüldüğü Silivri Cezaevi'ndeki duruşma salonu önünde, avukatların aranmasına tepki gösteren Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu, mahkeme heyetinin kararını açıklamaya başlamasından kısa bir süre sonra, duruşmayı izleyen baro başkanları ve avukatlarla birlikte salonu terk etti.

Çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Feyzioğlu, "Aslında 6 yıldır süren eziyetin başka bir aşamasına geçilmişti. Özel görevli mahkeme bugün her noktada görevini kendi belirlediği şekilde yaptı. Bize göre bir tek mahkûmiyet vardır. Özel yetkili mahkeme bu hükmüyle kendini milletin vicdanında mahkûm etmiştir. Bunun dışında bir mahkûmiyeti biz duymadık, dinlemedik ve yapılanları daha fazla görmemek ve reddettiğimizi topluca bildirmek üzere bütün avukatlarla dışarı çıktık" dedi.

Feyzioğlu, bir gazetecinin, “Yani protesto mu ettiniz” sorusuna, “Biz yargılamanın sürecini de, avukatlara yapılanları da, adil yargılanma hakkının, yurttaşların en temel haklarının ellerinden alınmasını da protesto ediyoruz. Millet adına yargılama yapmak zorunda olan mahkeme, özel görevli statüsünde, görevinin gereğini yapmıştır." diye cevap verdi.

Feyzioğlu, mahkeme başkanının "DHKP-C terör örgütünün tehdidinden dolayı olağanüstü güvenlik önlemleri alındığına" dair açıklamaları için de, "Bunların tamamı yapılan büyük saygısızlığa mazeret üretme çabasıdır. Kapıdan girerken avukatlara ayakkabılarını çıkar, kemerini çıkar diye saygısızlıklar başlamıştır. Elbette ayakkabımızı çıkarmadık, kemerimizi çıkarmadık. Bize potansiyel terörist muamelesi yapılamaz. Çünkü biz avukatız. Yargılamanın kurucu unsuruyuz. Bu yargılamanın başından sonuna kadar Türkiye'de avukatlar, avukatlığın ne olduğunu sadece Türkiye'ye değil tüm dünyaya göstermiştir. Bu mesleğin mensubu olduğum için bir kez daha gurur duyuyorum" diye konuştu. Feyzioğlu, karardan dolayı bir sürprizle karşılaşmadıklarını da söyledi.