2. GENÇ AVUKATLAR KURULTAYI

13303

2. GENÇ AVUKATLAR KURULTAYI ESKİŞEHİR’DE YAPILDI
“HUKUKİ GÜVENLİĞİN BULUNMAMASI, DOĞRUDAN DOĞRUYA MESLEK SORUNUDUR”

Mesleğe yeni başlayan avukatların yaşadıkları sorunların tartışılarak çözüm yolarının bulunmasında Türkiye genelindeki genç avukatların ortak iradelerini bir araya getirmeyi amaçlayan 2. Genç Avukatlar Kurultayı Eskişehir’de yapıldı.

Türkiye Barolar Birliği ve Eskişehir Barosu’nun işbirliğiyle düzenlenen kurultay, 16 – 17 Kasım 2013 tarihlerinde Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Başkan Yardımcısı Av. Başar Yaltı, Genel Sekreter Av. İ. Güneş Gürseler, Yönetim Kurulu Üyesi Av. Eyyüp Sabri Çepik ve Başkan Başdanışmanı Av. Zafer Köken’in katılımıyla gerçekleştirildi.

Geniş katılımlı kurultayda, Adana Barosu Başkanı Av. Mengücek Gazi Çıtırık ve Başkan Yardımcısı Av. Murat Loğoğlu, Aksaray Barosu Başkanı Av. Levent Bozkurt, Ankara Barosu Başkanı Av. Sema Aksoy, Başkan Yardımcısı Av. Orhan Şimşek ve Yönetim Kurulu Üyesi Av. Özgün Şimşek, Balıkesir Barosu Başkanı Av. Yaşar Meyvacı, Bursa Barosu Başkanı Av. Ekrem Demiröz, Genel Sekreter Mefharet Öztürk ve Yönetim Kurulu Üyesi Av. Neslihan Aktosun, Çanakkale Barosu Başkanı Av. Bülent Şarlan ve Genel Sekreter Av. Hakan Öztürk, Denizli Barosu Başkanı Av. Müjdat İlhan ve Başkan Yardımcısı Av. Cengiz Kılıç, Edirne Barosu Başkanı Av. Özgür Yıldırım, Gaziantep Barosu Başkan Yardımcısı Av. Bektaş Şarklı ve Genel Sekreter Av. İskender Kahraman, Isparta Barosu Başkanı Av. Gökmen Hakkı Gökmenoğlu, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Hasan Kılıç, Karabük Barosu Başkanı Av. Rıdvan Erdoğan, Kırşehir Barosu Başkanı Av. Mehtap Karaburçak Tuzcu, Manisa Barosu Başkanı Av. Zeynel Balkız, Mersin Barosu Başkanı Av. Alpay Antmen, Uşak Barosu Başkanı Av. Baki Kantar ile Amasya, Antalya, Aydın, Bartın, Batman, Bilecik, Bitlis, Diyarbakır, Düzce, Erzincan, Erzurum, Hatay, İzmir, Karaman, Kastamonu, Kayseri, Kilis, Kocaeli, Konya, Muğla, Ordu, Rize, Samsun, Sakarya, Sinop, Siirt, Sivas, Tekirdağ, Trabzon, Tunceli ve Zonguldak Barolarının temsilcileri yer aldı.

“BİR CEZA DAVASI SUÇUN İŞLENDİĞİ YERDE GÖRÜLMELİDİR”

2. Genç Avukatlar Kurultayı’nın açılış töreninden önce gazetecilerin sorularını yanıtlayan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Gezi olayları sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz davasının Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesinin; keşif, tanık dinleme gibi faaliyetleri sekteye uğratabileceği düşüncesinde olduğunu söyledi.

Davanın Kayseri’ye alınmasını talep eden Eskişehir Valisi’nin Gezi olayları sırasındaki tutumunu hatırlatan Feyzioğlu, “Ortada herhangi bir tehdit, tehlike, emare yokken davanın sadece bir valinin, ‘Öyle bir ihtimal vardır’ cümleleriyle bulunduğu yerden alınması, yapılacak keşif, tanık dinleme gibi vazgeçilmez adli faaliyetlerde gerçeğin bulunmasını etkileyecek niteliktedir. Ben bir hukukçu olarak davanın buradan gönderilmesiyle keşif, tanık dinleme gibi vazgeçilmez faaliyetlerin sekteye uğrayabileceğini, yapılması gerektiği gibi yapılamayacağını düşünüyorum” dedi.

Devletin görevinin kamu güvenliğini Eskişehir’de sağlamak olduğunu ifade eden Feyzioğlu “Kayseri’ye giderse ne olur. Kayseri’de de bir mahkeme vardır. Yollar da hepimize açıktır. Biz de Kayseri‘ye gideriz. Herkes de Kayseri‘ye gider. Davanın aleniyetini etkileyecek şekilde yol kesmeler, otobüsleri çevirmeler vesaireler olursa da bunu yapanlar açısından sorumluluk doğurur. Zaten bir ceza davası suçun işlendiği yerde görülmelidir. Bunu ortadan kaldırabilmek için çok somut gerekçeler olması gerekir. Somut gerekçe olmadan böyle bir işlem yapıldığı kanaatindeyim” şeklinde konuştu.

“BİZ BU ÜLKEDE KAVGA İSTEMİYORUZ”

Feyzioğlu, ülkede kavga istemediklerini vurgulayarak şunları söyledi:

“Burada değişik kesimlerden baro başkanları var. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. Dünyaya bakışımız farklı olabilir. Biz bu ülkede kavga istemiyoruz. Bu ülkenin milli, manevi değerlerinin siyasete alet edilmesini istemiyoruz. Hukukun siyasete alet edilmesini istemiyoruz. Dolayısıyla ben buradan bütün siyasilere önemli bir tavsiyede bulunuyorum. Lütfen Türkiye‘nin barolarını yakından izlesinler, hukukun üstünlüğü, demokrasi, insan hakları platformunda oluşmanın, kucaklaşmanın ve ne olursa olsun hukukun üstünlüğünü savunmanın nasıl olacağını bizden öğrensinler çünkü adalet mekanizması çökertilmiş bir devletin yaşama ihtimali kalmaz. Biz insan hakları, hukukun üstünlüğü temelinde bütün farklılıkları bir yana bırakmış ve tüm Türkiye’ye örnek olan bir kitleyiz. Bizi izlesinler.”

“TÜRKİYE’DE EĞİTİM SİSTEMİ CİDDİ ÇÖKÜŞ İÇİNDE”

Feyzioğlu dershanelerin kapatılarak özel okula dönüştürülmesine ilişkin bir soru üzerine de şunları söyledi:

“Dershanelerin kapatılması bizim dışımızda bir olay. Bir taraftan devlet okulları, bir taraftan üniversiteler, yani nereden baksanız burada eğitim sistemimizin ciddi çöküş içinde olduğu gözüküyor. Biz kendi tarafımıza bakıyoruz. Bizim problemimiz 109 hukuk fakültesinin bulunması ama 109 hukuk fakültesinin onda birine yetecek öğretim görevlisinin olmaması. Biz buna bakıyoruz. Biz bu fakültelerin açılmasına karşıyız. Nitekim Türkiye Barolar Birliği 79 baronun ortak iradesiyle staja kabulde yeterlilik değerlendirmesini getirmiştir. Yönetmeliği Adalet Bakanlığı’na yolladık. Sonuç bekliyoruz. Öyle sanıyorum ki Ağustos ayından itibaren hukuk fakültesi mezunlarının otomatik olarak staja başlaması gibi çağ dışı, dünyanın hiçbir çağdaş ülkesinde görülmeyen uygulamaya son vereceğiz ve böylece ancak staj yapacak yeterlilikte olanlar bizim tarafımızdan staj eğitimine tabi tutulacak. Bu devrim niteliğindeki gelişmeyi de burada açıklamaktan mutluluk duyuyorum. Tüm kamuoyundan hukukun üstünlüğünü savunmak istiyorlarsa avukatlıkta staj eğitiminin olması gerektiği gibi yapılması adına destek bekliyorum çünkü staj eğitiminin kaliteli hale getirilmesi her bir yurttaşın özgürlük sorunudur.”

KURULTAYA 48 BARODAN KATILIM SAĞLANDI

Eskişehir Barosu’nun ev sahipliğinde düzenlenen 2. Genç Avukatlar Kurultayı, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ve Eskişehir Barosu Başkanı Av. Rıza Öztekin’in konuşmalarıyla açıldı.

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt ve Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in yanı sıra çok sayıda avukatın katıldığı kurultaya 48 barodan katılım olduğunu söyleyen Öztekin, “Genç avukatların sorunlarını dinlemeden bizim çözüm üretme imkanımız yok. Bizler gençleri dinlemeyen bir toplumuz. Bugüne kadar gençleri hep bastırdık. Gençleri hiç anlamadık ve dinlemedik. Onlar bize farklı bir hukuk verdi. O yüzden ben genç meslektaşlarımın bu etkinliğe katılmalarını çok önemsiyorum” dedi.

“YURTTAŞ KARŞISINDA EĞİTİMİNE GÜVENDİĞİ AVUKAT GÖRMEK İSTEMEKTEDİR”

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu da açış konuşmasında avukatların sorunlarına dikkat çekti. Feyzioğlu şunları söyledi:

“İki problemimiz var; avukatın mesleki itibarı ve ekonomik sıkıntısı. Mesleki itibar deyince sayımız kontrol edilebilir bir sayı değildir. 82 bindeyiz. Bu hafta 82 bin 400 olacağız. Her hafta 400 ruhsat imzalıyorum. Bu kontrol edilebilir olmaktan çıkmıştır. İkincisi, eğitimimiz. 109 hukuk fakültesi vardır. 70 küsuru öğrenci almaktadır. Bu fakültelerdeki 40 bin öğrencinin 10 binini eğitecek hoca yoktur. Aynı zamanda yaklaşık 5 bin stajyere sağlıklı, anlamlı bir staj eğitimi vermek de mümkün değildir.

HUKUKİ GÜVENLİĞİN BULUNMAMASI, DOĞRUDAN DOĞRUYA MESLEK SORUNUDUR

Mesleki itibarı doğrudan etkileyen faktörlerden diğeri de toplumun mesleğe bakış açısıdır. Toplumun mesleğe bakış açısı maalesef çok olumlu değildir. Son dönemde hak ve özgürlüklerin, insan hakları ve demokrasinin korunmasındaki Barolar Birliği’nin ve baroların gayretleri, meslektaşlarımızın fedakar çalışmaları sonucunda, ‘İyi ki barolar var. İyi ki avukatlar var’ cümleleri yanında günlük hayatta mesleğe, meslektaşa toplumsal bakış olumsuzdur. Bunun sebeplerini değerlendirdiğimizde yine başa döneriz; eğitim. Çünkü yurttaş karşısında eğitimine güvendiği avukat görmek istemektedir. Bir ülkede hukuki güvenlik büyük bir soru işaretiyse yurttaşın hakkını savunmak üzere görev yapan avukata ne için itibar edilsin? Avukat bilgisiyle, donanımıyla yurttaşın hakkının teslim edilmesini sağlayabilecek ise avukata itibar edilebilir. Dolayısıyla hukuki güvenliğin bulunmaması, doğrudan doğruya meslek sorunudur.”

Açış konuşmalarının ardından başlayan kurultayın ilk gününde sorunlar dile getirilirken, ikinci gün çözüm önerilerinin ele alındığı atölye çalışmaları yapıldı.

Kurultayın ardından bir sonuç bildirgesi yayınlandı.

Sonuç bildirgesi için tıklayınız