Tarih
6.05.2021
Esas
2021/279
Karar
2021/335

* Baro Disiplin Kurulu’nun kararı, dosyada bulunan kanıtlar değerlendirilmesi sonucunda şikâyetli avukatın eyleminin Avukatlık Kanunu’na ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’na aykırılık teşkil ettiği yönünden isabetli olmakla birlikte şikâyetlinin eyleminin meslek kuralı ihlali niteliğinde olması ve sicil durumu da dikkate alındığında eylem-ceza dengesinin kurulmadığı görülmekle itirazın kabulüne, kararının, şikâyetli avukata verilen cezanın uyarma cezasına çevrilerek, düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

 (Av. Yas. m. 34, TBB Mes. Kur. m. 5)


 

 

 

Şikâyetli avukat hakkında; “Davalı işveren şirket vekili olarak takip ettiği dava dosyasına sunduğu 26.11.2018 günlü cevap dilekçesinde davacı şikâyetçi hakkında; ‘zira müvekkil, davacının, şirket işlerinde kullanması için kendisine verilen araçla, yanında metresi ile alkollü bir şekilde pavyon pavyon gezdiğini dahi tespit etmiş, kendisini bu sebeple işten atacakken, davacının kendisine, ne olursun yapma, bu yüzden beni işten kovarsan, eşim beni kapının önüne koyar, mahvolurum, biterim şeklinde yalvarması üzerine kendisine acıyarak kendisini affetmiştir, ama affettiği bu kişi, bugün kendisine her türlü ihaneti umarsızca yapabilmektedir.’, ‘Davacının, aylık 5.000 TL ücretle çalıştığı, bunun haricinde müvekkil şirkete ait düğün salonları haricinde başka işler ile ilgilendiğini, bunun için de ayrıca aylık 5.000 TL ücret aldığı yönündeki beyanları fütursuzluğun, hadsizliğin yalancılığın son noktasıdır’ şeklinde beyanlarda bulunduğu” iddiası üzerine başlatılan disiplin davasında, eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir. 

Şikâyetli savunmasında özetle; şikâyetçinin davacı olduğu ... İş Mahkemesinin E.2018/773,... İş Mahkemesinin E.2018/304 sayılı davalara sunulan dilekçelerdeki beyanların kendisine ait olmadığını, müvekkillerinin ifadeleri olduğunu, şikâyet konusu davaların iş davası olduğunu, işini yasaya uygun olarak doğru bir şekilde yaptığını ve hakkında ceza verilmemesi gerektiğini beyan etmiştir. 

İncelenen dosya kapsamında; Baro Yönetim Kurulu’nun 10.07.2019 günlü toplantısında Avukatlık Kanunu’nun 34, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 5. maddesi uyarınca Şikâyetli Avukat hakkında disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği, 

Baro Disiplin Kurulu’nca, “Şikâyetli Avukatın, ...  İş Mahkemesinin E.2018/773 sayılı dosyasına sunduğu 26.11.2018 tarihli dilekçede şikâyetçi hakkında kullanmış olduğu ifadeler dikkate alındığında; avukatın müvekkilin beyanına sıkı sıkıya bağlı kalması ve her dediğinin yazıya dökülmesi yükümlülüğü bulunmamaktadır. Aksi davranışı avukatın bağımsızlık ilkesiyle bağdaşmaz. Bu tutumu Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarına ve yerleşik içtihatlarına aykırıdır. 

Mesleki çalışmasında avukat bağımsızlığını korur; bu bağımsızlığını zedeleyecek iş kabulünden kaçınır. Avukat yazarken de konuşurken de düşüncelerini olgun ve objektif bir biçimde açıklamalıdır. Mesleki çalışmasında avukat hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalardan kaçınmalıdır. 

Şikâyetli Avukatın eyleminin dilekçedeki sözü edilen beyanlarından dolayı sabit olduğu ve kendisine disiplin cezası verilmesinin gerektiği kanısına varılmıştır.” gerekçesiyle ceza tayin edildiği, 

Şikâyetlinin disiplin sicil özetinde ceza olmadığı, 

Şikâyetli Avukatın 23.02.2021 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle, savunmalarını tekrarla, cezanın dilekçedeki hangi cümleler için verildiğinin belli olmadığını bu nedenle kararın usulen eksik olduğunu, 15.11.2018 günlü görüşme tutanağı ile dilekçedeki ibarelerin müvekkili tarafından dile getirilmesi talep ve talimatının verildiğini, bu tutanaktan kararda hiç bahsedilmediği, müvekkiline bu ifadelerin ispatlanamaması durumunda hukuki ve cezai sorumluluğu olacağını hatırlattığını, dilekçeye ibarelerin talimat üzerine eklendiğini, aksi halde açık talimata aykırı davranmaktan kendisinin sorumlu olacağını müvekkilinin kendisine ifade ettiğini, uyuşmazlıkta iş akdinin haklı sebeple feshedildiğinin ispatı için söz konusu ibarelere yer verildiğini, şikâyetçinin pavyona gitmesinin, gayrimeşru ilişkisinin ve alkollü olmasının başka ne şekilde ifade edileceğini anlayamadığını, dilekçede bahsedilen hususların mahkemede tanıklar tarafından da dile getirildiğini, cevap dilekçesindeki beyanların kişilik haklarına saldırı ve hakaret içerikli olmadığını, müvekkilinin sözleri nedeniyle kendisinin sorumlu olamayacağını belirterek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını talep ettiği, 

Usulüne uygun tebligata rağmen itiraza cevap verilmediği görülmüştür. 

Dosya incelendi, 

Baro Disiplin Kurulu’nun kararı, dosyada bulunan kanıtlar değerlendirilmesi sonucunda şikâyetli avukatın eyleminin Avukatlık Kanunu’na ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’na aykırılık teşkil ettiği yönünden isabetli olmakla birlikte şikâyetlinin eyleminin meslek kuralı ihlali niteliğinde olması ve sicil durumu da dikkate alındığında eylem-ceza dengesinin kurulmadığı görülmekle itirazın kabulüne, kararının, şikâyetli avukata verilen cezanın uyarma cezasına çevrilerek, düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. 

Gereği düşünüldü: 

1-Şikâyetlinin itirazının kabulüne, ... Barosu Disiplin Kurulu’nun Şikâyetlinin “Kınama Cezası ile Cezalandırılmasına” ilişkin 23.12.2020 gün ve 2019/64 Esas, 2020/53 Karar sayılı kararının uyarma cezasına çevrilmek suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, şikâyetli avukatın UYARMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesinde dava yolu açık olmak üzere, 

Oybirliğiyle karar verildi.