Tarih
13.08.2022
Esas
2022/686
Karar
2022/764

AİHM içtihatlarına göre, avukatlar gerek kamuoyunun önünde gerekse yargılama faaliyetleri esnasında adaletin işleyişine dair yorum yapma hakkına sahiptirler. Ancak bu husustaki eleştiriler belirli sınırları aşmamalıdır. “Nitekim AİHM, göre ancak çok istisnai hallerde savunma avukatının ifade özgürlüğüne getirilen bir sınırlama kabul edilebilecektir. (Nikula/Finlandiya, 31611/96, 21.03.2002)” (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6.Ceza Dairesi 05.07.2017 gün ve 2017/559 esas, 2017/2179 karar)

           

 

                              (Av. Yas. m. 34, TBB Mes. Kur. m. 3,4, 5, 7, 8)


Şikâyetli avukat hakkında; “Hissesinin ve dava dosyasında vekilliğinin olduğu, ... taşınmazlara ilişkin olarak açılan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/373 esas sayılı dava dosyasında, yargılama devam ederken, sosyal medya hesaplarından, Belediye Başkanı şikâyetçiye hitaben, ‘ Ula yavrum Memmet, şu gölü temizle, etrafına 100 kadar şezlong koy, millet çimsin. Arsa sahipleri haklarını her çimenden 5-10 TL alarak tahsil etsinler. Senin kamulaştırıp para ödeyeceğin yok’ şeklinde paylaşımlarda bulunduğu; bu itibarla, kamunun tümünün veya bir kesiminin ilgisini çekerek, devam eden bir davaya ilişkin yarar sağlamaya çalıştığı ve mahkemenin kararını etkilemek amacıyla paylaşımlar yaptığı yine bu paylaşımlar ile reklam yasağına aykırı davrandığı” iddiasıyla başlatılan disiplin davasında, ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

 

Şikâyetli savunmasında özetle, şikâyete konu paylaşımının avukatlık mesleğini icra görevi ile ilgili olmadığını, Belediye Başkanı’nın icraatlarına eleştiri mahiyetinde ve yöresel ağızla whatsapp durumu şeklinde paylaşım yaptığını; şikâyetçinin aynı konuya ilişkin olarak ... Cumhuriyet Başsavcılığına yapmış olduğu şikâyet ile ilgili olarak Kovuşturma Yapılmasına Yer Olmadığına Dair karar verildiğini beyan etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamından, Baro Yönetim Kurulu’nun 24.06.2021 günlü toplantısında, Avukatlık Kanunu’nun 34, 134, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4, 5, 7 ve 8. maddesi uyarınca şikâyetli hakkında disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

İncelemeye konu eylem bakımından, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/2747 soruşturma numaralı dosyası kapsamında, şikâyetli avukat hakkında “hakaret” suçu bakımından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kararın itiraz edilmeden 08.08.2020 günü kesinleştiği,

 

Baro Disiplin Kurulu’nca, “Şikâyete konu olayda şikâyetçi, şikâyetlinin söz konusu paylaşımının Avukatlık Kanunu 34.madde hükmüne aykırı olduğu iddia etmişse de Avukatın, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği veyahut Baro organında üstlendiği görevinden doğan veya görevi sırasında işlediği iddia edilen suçlardan dolayı, soruşturma ve kovuşturma yapılması usulü Avukatlık Kanunu ile düzenlenmiştir. Buna göre Avukat, avukatlık mesleği ile ilgili veya mesleğin icrası sırasında görevinden kaynaklanan hak ve yetkileri kullanırken kanunlarda öngörülen emir ve yasaklara uymak zorundadır. Burada üzerinde durulması gereken husus ‘avukatın görevi ile ilgili veya görevi sırasında işlediği suç’ kavramıdır. Bir avukatın mesleği ile ilgili olmayan ve mesleğin icrası sırasında işlendiği kabul edilemeyecek fiilleri yani avukatlık mesleği kapsamına girmeyen hal ve davranışlarının Avukatlık Kanunu kapsamında değerlendirmenin doğru olmayacağı kabul edilmelidir.

 

Şikâyetlinin eyleminin Avukatlık meslek kuralları ve Avukatlık Kanunu’nu kapsamında değerlendirilmesi sonucu şikâyete konu paylaşımın, şikâyetlinin avukatlık görevi ile ilgili veya avukatlık mesleğinin icrası kapsamında düşünülmesinin mümkün olmadığı kanaati oluşmuştur. Zira şikâyetli avukat, avukatlık mesleği dışında, avukatlık sıfatını kullanmadan, üçüncü şahıslar tarafından avukatlık sıfatı anlaşılmayacak şekilde, sosyal hayat içerisinde bir vatandaş olarak paylaşımlarda bulunmuştur. Aynı hususu şikâyetçi ... Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği şikâyet dilekçesinde de ‘...aktif whatsapp kullanıcısı olan A.İ.K. adındaki vatandaş...’ şeklindeki beyanı ile şikâyetlinin avukatlık sıfatı dışındaki eyleminden dolayı şikâyette bulunduğunu doğrulamıştır. Öte yandan söz konusu paylaşımın hakaret suçunu oluşturduğundan bahisle ... Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan şikâyet ile ilgili olarak verilen 2020/2747 soruşturma, 2020/2204 karar sayılı Kovuşturma Yapılmasına Yer Olmadığına Dair kararın gerekçesinde çeşitli Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemesi içtihatlarına atıf yapılarak söz konusu paylaşımın müştekinin onur, şeref ve saygınlığım rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, sövme, somut bir fiil yada olgu isnadı olarak kabul edilemeyeceği, öte yandan kendilerine belirli idari yetkiler verilmiş görevlilerin, sözlerine ve eylemlerine getirilen eleştirilere daha fazla hoşgörü göstermeleri gerektiği AÍHM içtihatlarında da kabul edildiği, dolayısıyla hakaret suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı açıklanmıştır.

 

Bu haliyle şikâyetli avukatın paylaşımının dosya kapsamında incelenen ve toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde şikâyete konu eylemin avukatlık görevi ile ilgili veya avukatlık mesleğinin icrası kapsamında olmadığı kanaati ile disiplin hukuk bakımından adil yargılanma hakkı bakımından dosyanın sefahati bakımından sürüncemede kalmaması gerektiği gözetilerek…” gerekçesiyle karar verildiği,

 

Şikâyetlinin disiplin sicil özetinde ceza olmadığı,

 

Şikâyetçi vekilinin 22.06.2022 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle, şikâyetli avukatın paylaşımlarının Avukatlık Kanunu’nun 34.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, avukatlık mesleğinin niteliği gereği şikâyetlinin sürekli olarak meslek kurallarına bağlı kalması gerektiğini bu nedenle Baro Disiplin Kurulu kararının gerekçesine katılmadıklarını belirterek kararın kaldırılmasını talep ettiği,

 

Usulüne uygun tebligata rağmen itiraza cevap verilmediği görülmektedir.

 

Şikayetçi vekilinin itirazı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;

 

AİHM içtihatlarına göre, avukatlar gerek kamuoyunun önünde gerekse yargılama faaliyetleri esnasında adaletin işleyişine dair yorum yapma hakkına sahiptirler. Ancak bu husustaki eleştiriler belirli sınırları aşmamalıdır. “Nitekim AİHM, göre ancak çok istisnai hallerde savunma avukatının ifade özgürlüğüne getirilen bir sınırlama kabul edilebilecektir. (Nikula/Finlandiya, 31611/96, 21.03.2002)” (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6.Ceza Dairesi 05.07.2017 gün ve 2017/559 esas, 2017/2179 karar)

 

Şikâyetli avukatın yaptığı paylaşımların ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı, disiplin cezasını gerektirecek nitelikte Avukatlık Kanunu’na, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’na ve yerleşik içtihatlara aykırı bir yönü bulunmadığı değerlendirildiğinden;

 

Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirmede yasaya aykırılık ve hukuki isabetsizlik görülmediğinden itirazın reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

 

Gereği düşünüldü;

 

 1-Şikâyetçi vekilinin itirazının reddi ile, ... Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 15.12.2021 gün ve 2021/12 Esas, 2021/15 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2-Kararın onay için, Avukatlık Kanunu’nun 157/7.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine,

 

3-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesinde dava yolu açık olmak üzere,

 

Katılanların oybirliği ile karar verildi.