DİL BAYRAMI KUTLU OLSUN
TARİHİMİZİN, KÜLTÜRÜMÜZÜN VE ULUSAL BİRLİĞİMİZİN GÜVENCESİ TÜRK DİLİNİ KORUMAK VE GELİŞTİRMEK HEPİMİZİN ORTAK GÖREVİDİR
26 Eylül 1932’de gerçekleştirilen 1. Dil Kurultayı’nın 81. yıldönümünde, bize yüzyıllar öncesinden miras kalan Türk dilinin hayati önemini hatırlamak için bu günü bir fırsat sayıyoruz.
Büyük bir devrimci olduğu kadar bir kültür adamı ve bir halk adamı da olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk; Türk Milleti'nin, yaşadığı büyük felaketlere rağmen kimliğini dili sayesinde koruduğunu görmüş, Türk dilini milletin kalbi ve belleği olarak tanımlamıştı.
Cumhuriyet’in inşasında; eğitimde, kültürde, sanatta, bilimde hedeflenen gelişmeler ve ulusal bütünlük ancak dilin gelişmesi ve zenginleşmesiyle gerçekleşecekti.
Birbirini besleyen büyük devrimlerin örgüsü içinde yazı ve dil devrimine büyük önem veren Atatürk, büyük dehasıyla, Türk Dil Kurumu’nun kurulmasına öncülük etmişti. 1932 yılında kurulan Türk Dil Kurumu’nun 26 Eylül’de gerçekleştirilen ilk kurultayı için yapılan çağrı tekrar tekrar okumamız gereken bir belgedir.
“Kadın erkek her Türk yurttaşı Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin üyesidir. Herkes kendini kurultaya çağrılmış saymalıdır.”
Atatürk, vasiyetnamesinde; kurulduğu 1932 yılından itibaren Türk dilinin halkın da desteğiyle geliştirilmesine büyük katkı veren Türk Dil Kurumu’nu sonsuza kadar güvence altına almak istemişti.
Ancak ne yazık ki, Atatürk’ün vasiyetine sahip çıkılamamış; başta hukukçular olmak üzere, ülkenin aydınlarının, yurtseverlerinin, bilim insanlarının şiddetle karşı çıkmasına rağmen; Türk Dil Kurumu, 12 Eylül askeri yönetimi tarafından, hiçbir yargı kararı olmadan, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu içine alınarak bir devlet dairesine dönüştürülmüş ve bağımsızlığını yitirmiştir.
Bugün, Atatürk’ün vasiyetine ve dilimize sahip çıkacak, onu yaşatacak ve geliştirecek olan, aklı ve vicdanı hür halkın kendisidir.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, dilimizin gelişmesini, zenginleşerek bugünkü seviyeye ulaşmasını sağlayanları saygı ve minnetle anıyor, yurttaşlarımızın Dil Bayramı’nı kutluyoruz.
Saygılarımızla.
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu
26 Eylül 1932’de gerçekleştirilen 1. Dil Kurultayı’nın 81. yıldönümünde, bize yüzyıllar öncesinden miras kalan Türk dilinin hayati önemini hatırlamak için bu günü bir fırsat sayıyoruz.
Büyük bir devrimci olduğu kadar bir kültür adamı ve bir halk adamı da olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk; Türk Milleti'nin, yaşadığı büyük felaketlere rağmen kimliğini dili sayesinde koruduğunu görmüş, Türk dilini milletin kalbi ve belleği olarak tanımlamıştı.
Cumhuriyet’in inşasında; eğitimde, kültürde, sanatta, bilimde hedeflenen gelişmeler ve ulusal bütünlük ancak dilin gelişmesi ve zenginleşmesiyle gerçekleşecekti.
Birbirini besleyen büyük devrimlerin örgüsü içinde yazı ve dil devrimine büyük önem veren Atatürk, büyük dehasıyla, Türk Dil Kurumu’nun kurulmasına öncülük etmişti. 1932 yılında kurulan Türk Dil Kurumu’nun 26 Eylül’de gerçekleştirilen ilk kurultayı için yapılan çağrı tekrar tekrar okumamız gereken bir belgedir.
“Kadın erkek her Türk yurttaşı Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin üyesidir. Herkes kendini kurultaya çağrılmış saymalıdır.”
Atatürk, vasiyetnamesinde; kurulduğu 1932 yılından itibaren Türk dilinin halkın da desteğiyle geliştirilmesine büyük katkı veren Türk Dil Kurumu’nu sonsuza kadar güvence altına almak istemişti.
Ancak ne yazık ki, Atatürk’ün vasiyetine sahip çıkılamamış; başta hukukçular olmak üzere, ülkenin aydınlarının, yurtseverlerinin, bilim insanlarının şiddetle karşı çıkmasına rağmen; Türk Dil Kurumu, 12 Eylül askeri yönetimi tarafından, hiçbir yargı kararı olmadan, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu içine alınarak bir devlet dairesine dönüştürülmüş ve bağımsızlığını yitirmiştir.
Bugün, Atatürk’ün vasiyetine ve dilimize sahip çıkacak, onu yaşatacak ve geliştirecek olan, aklı ve vicdanı hür halkın kendisidir.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, dilimizin gelişmesini, zenginleşerek bugünkü seviyeye ulaşmasını sağlayanları saygı ve minnetle anıyor, yurttaşlarımızın Dil Bayramı’nı kutluyoruz.
Saygılarımızla.
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu
