KAMU HUKUKÇULARI PLATFORMU IV. TOPLANTISI

6396

KAMU HUKUKÇULARI PLATFORMU IV. TOPLANTISINDA “HUKUK GÜVENLİĞİ” TARTIŞILDI

TBB Başkan Yardımcısı Av. Berra Besler:
Hukuk Güvenliği İlkesi Hukuk Devletinin Ön Şartlarından Biridir

Türkiye Barolar Birliği ve Ankara Barosu işbirliğinde 8 - 9 Kasım 2013 tarihlerinde Türkiye Barolar Birliği Av. Özdemir Özok Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Hukuk Güvenliği” konulu Kamu Hukukçuları Platformu IV. Toplantısı Ankara Barosu Başkanı Av. Sema Aksoy, Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Av. Berra Besler ve Kamu Hukukçuları Platformu İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fazıl Sağlam’ın açılış konuşmalarıyla başladı.



Ankara Barosu Başkanı Av. Sema Aksoy, Türkiye’de  uzun zamandır hukuki  güvenlik sorunu yaşandığını, hukuk dışı uygulamaların adalete duyulan güveni ve kamu düzenini derinden sarstığını, hukuk devletinin ön şartlarından biri olan hukuk güvenliği ilkesi ile bireylerin hukuki güvenliğinin sağlanmasının amaçlandığını ifade etti. Aksoy şöyle konuştu:

“Adil yargılama ilke ve kurallarının defalarca ve ısrarla ihlal edildiği, yargılama devam ederken dahi toplumda yaygın şekilde tartışılan Özel Görevli Mahkemelerin uygulamaları, yargısız infaza dönüşmüş, makul sürenin üstündeki “tutukluluk” uygulamaları, dünya hukuk tarihine geçen ‘gizli tanık’ uygulaması başta olmak üzere, ceza yargılamasında sanıktan delile gidilmesi temelinde “suçsuzluğunu ispat et” diyen çağdışı uygulamalar, haberleşme özgürlüğünü hiçe sayan yasa dışı dinlemeler, özel hayatın gizliliğinin yok edilmesi, son dakika önergeleri ile gece yarısı getirilen düzenlemeler; savundukları sanıklar, girdikleri davalar, yaptıkları savunmalar yüzünden tutuklanan avukatlar, Anayasa’nın koruması altında bulunan düşünceyi açıklama hakkını kullananlara yönelik emniyet güçlerinin şiddet boyutuna varan ölçüsüz güç kullanımı ve daha birçok üzülerek tanık olduğumuz, gözlemlediğimiz ve yaşadığımız hukuk dışı uygulamalar artık tahammül sınırını aşmış ve Türkiye’de adalete duyulan güveni ve kamu düzenini derinden sarsmıştır.”

Hukuk devletinin; insan haklarına saygı gösteren ve bu hakları koruyucu adil bir hukuk düzeni kuran, bunu devam ettirmeye kendisini zorunlu sayan ve faaliyetlerinde hukuka ve anayasaya uyan bir devlet olduğunun altını çizen Aksoy, “Bu düzende ‘tebaa’ değil, ‘özgür insan’ vardır. 'kul’ değil, ‘hak ve yükümlüklerle donatılmış yurttaş’ vardır” dedi.

Aksoy, “Ankara Barosu olarak; kişi ve kurumların her tür hukuki güvenceden yoksun bırakılmasına yönelik sistematik bir hal alan ‘özel’ uygulamaları asla kabul etmeyeceğimizi, hukukun üstünlüğüne, Cumhuriyetimizin temel ilkelerine ve meslek onurumuza sahip çıkma kararlılığımızı daima sürdüreceğimizi bir kez daha ifade ederek saygılar sunuyorum” diye konuştu.

HUKUK GÜVENLİĞİ İLKESİ HUKUK DEVLETİNİN ÖN ŞARTLARINDAN BİRİDİR

Aksoy’un ardından kürsüye gelen Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Av. Berra Besler, tüm faaliyet, işlem ve eylemleri hukuk kurallarına uyan, kendisini hukuk kurallarına bağlı sayan hukuk devletinin, insan haklarının yaşama geçmesini, adaletin gerçekleşmesini, güvenliğin sağlanmasını amaçladığını kaydetti. Besler sözlerini şöyle sürdürdü:



Çağdaş Devletin belirleyici kimliği olan hukuk devletinin ön şartlarından biri olan ve bugünkü toplantıya konu edilen “Hukuk Güvenliği İlkesi” de bireylerin her alanda hukuki güvenliğinin sağlanmasını hedeflemiştir.

Bu ilke;

  • Hukuk normlarının öngörülür olmasını,
  • Bireylerin; tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmelerini,
  • Devletin de; Yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu sarsacak tutum ve davranışlarda bulunmamasını,

gerekli kılar.

Bir ülkede, ihtiyaç ölçüleri yeterince değerlendirilmeden hukuki istikrarı ve belirginliği yok edecek şekilde hukuk kurallarında sıklıkla değişiklikler yapılıyorsa, bu değişiklikler kazanılmış haklara geriye doğru uygulanıyorsa, savunma hakkı kısıtlanıyorsa, yargı bağımsız ve yargıç tarafsız kalamıyorsa, savcılar Cumhuriyetin Savcısı olamıyorlarsa, hukuk devleti ve hukuk güvenliği’ne neler oluyor diye sorgulamak gerekiyor.

Türkiye’de vazgeçilemeyecek olan hukuk devleti acaba ne durumdadır? Ona neler olmaktadır? İşte bugün başlayacak olan ve çok önemsediğim bu toplantıda, bilimsel verilerin ışığı altında Kamu Hukukçuları Platformu'nun çalışma prensipleri çerçevesinde bunları tartışacağız.

Değerli konuklar;

Günümüz koşullarında çok önemli olan ve iki gün sürecek toplantıda;

  • “Hukuk devleti açısından hukuki belirlilik ve hukuk güvenliği ilişkisi”
  • “Ceza hukuku ve uygulamasında hukuk güvenliği”
  • “Vergi hukukunda hukuk güvenliği”

Başlıkları altında pek çok kişinin muhatap olduğu, maruz kaldığı gerçekten toplumumuzu son derece tedirgin eden olayların yaşandığı konularda tebliğler sunulacak ve hemen sonra bu konular tartışmaya açılacak ve değerlendirmeler yapılacaktır.

Hukuk güvenliğinin alabildiğine sarsıldığı, hukuk devletinin onarılmaz yaralar aldığı bu dönemde; Kamu Hukukçuları Platformu’nun IV. toplantısında; sorunlara ışık tutacak olan çok önemli ve yararlı çalışmalar yapılacağına, toplumumuzu aydınlatacak mesajlar verileceğine içtenlikle inanıyorum. Üstün başarı dileklerimle, Türkiye Barolar Birliği adına sizlere saygılar sunuyorum.

BİLİMİN GEREKLERİNİ ÖN PLANA ÇIKARARAK DOĞRUYU BULMAYA ÇALIŞIYORUZ

Kamu Hukukçuları Platformu İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fazıl Sağlam da, 3 Nisan 2009 günü oluşan Kamu Hukukçuları Platformu’nun 4. bilimsel toplantısını yaptığını hatırlatarak bu sürekliliğin sağlanmasından gurur duyduklarını söyledi. Platformun gönüllü olarak biraraya gelen kamu hukukçularından oluştuğunu ifade eden Sağlam, “Siyasal çıkarlara ve siyasal çevrelere bağlı olmaksızın değişik görüşte insanlar olarak biraraya geliriyoruz ve bilimin gereklerini ön plana çıkararak doğruyu bulmaya çalışıyoruz. Bu amacı içtenlikle benimseyen ve onun gerçekleşmesi için gönüllü olarak katkı sunan arkadaşlarımız olmasaydı bugüne ulaşamazdık” dedi.

Deneyim ve bilgi birikiminin bu tür etkinlikleri besleyenen önemli kaynak olduğunu söyleyen Sağlam, bu yıl web sitelerinin de faaliyete geçtiğini, böylece kurumsallaşmak yolunda önemli bir adım daha atıldığını kaydetti. Sağlam daha önce gerçekleştirilmiş olan üç bilimsel toplantının da kitaplaştırılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Açış konuşmalarının ardından Yrd. Doç. Dr. Selda Çağlar “Hukuk Devleti Açısından Hukuki Belirlilik – Hukuk Güvenliği İlişkisi”, Doç. Dr. Tuğrul Katoğlu “Ceza Hukuku ve Uygulamasında Hukuk Güvenliği”, Doç. Dr. Funda Başaran Yavaşlar “Vergi Hukukunda Hukuk Güvenliği" başlıklı bildirilerini sundu.
İki gün süren toplantıda bildirilere ilişkin yorumlar ve tartışmalar gerçekleştirildi.