TBB VE BAROLAR DİYARBAKIR'DA AÇIKLAMA YAPTI
“SORUŞTURMA SüREçLERİNDEKİ HUKUKA AYKIRILIKLAR TüM YARGI SüRECİNİ SAKATLAR”
TÜRKİYE Barolar Birliği (TBB) Başkanı Av. R. Erinç Sağkan, Diyarbakır merkezli 21 ilde düzenlenen, aralarında avukatların da bulunduğu gözaltı operasyonu nedeniyle Diyarbakır’a gitti.
Sağkan, TBB Yönetim Kurulu üyeleri Av. Ali Bayram ve Av. Nizam Dilek, Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Nahit Eren ve kendilerine katılan Adıyaman Barosu Başkanı Av. Bilal Doğan, Batman Barosu Başkanı Av. Erkan Şenses, Mardin Barosu Başkanı Av. İsmail Elik, Muş Barosu Başkanı Av. Kadir Karaçelik, Şanlıurfa Barosu Başkanı Av. Abdullah öncel, Şırnak Barosu Başkanı Av. Rojhat Dilsiz, Van Barosu Başkanı Av. Sinan özaraz ile birlikte ilk olarak, 216 kişi hakkında gözaltı kararı bulunan ve bunlardan büyük bir bölümünün gözaltına alındığı soruşturmaya ilişkin bilgi almak amacıyla Diyarbakır Adliyesi’ne geçti.
Gözaltında bulunan avukatlarla yapılan görüşmenin ardından TBB ve Barolar ortak bir açıklama yaptı. Birlik Başkanı Sağkan, açıklamada şunları söyledi:
“TÜRKİYE Barolar Birliği ve Barolar olarak, meslektaşlarımıza ilişkin sürecin adil yürütülmesi başta olmak üzere hem Avukatlık Kanunu’ndan hem Anayasa’dan kaynaklanan haklarını savunmak üzere buradayız.
Biliyorsunuz soruşturmaya ilişkin olarak verilen bir kısıtlılık kararı ve avukata erişimin 24 saat engellenmesi yönünde bir tedbir kararı var. Kısıtlılık kararı sebebiyle dosyanın içeriğiyle ilgili olarak sizlerle paylaşabileceğimiz ayrıntılı bilgiye biz de sahip değiliz. Ancak soruşturma sürecindeki aksaklıkları sizlerle paylaşmak ve meslektaşlarımızın haklarını savunmak bizlerin görevi.
Bir gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz, o gömleği doğru şekilde giyme şansınız yoktur. Soruşturma aşaması ceza davasının en önemli aşamasıdır ve bu aşamadaki yanlışlar, hukuka aykırı uygulamalar, kovuşturma sürecini de çok olumsuz şekilde etkiler. Kısıtlılık kararı veya avukata erişimin engellenmesi gibi kararların Ceza Muhakemesi Kanunu’nda düzenlenmiş olması, bunların sınırsız ve keyfi şekilde uygulanabileceği anlamını taşımaz. Eğer bu tür kararları uyguluyorsanız, soruşturma makamı olarak bu tedbirlere neden başvurduğunuzu, bu tedbirler uygulanmazsa soruşturmanın selametinin nasıl akamete uğrayacağını da gerekçeli olarak göstermek zorundasınız. Yoksa bu tür tedbirlerin rutin olarak uygulanması temel olarak bu soruşturmaların adil olarak yürütülmemesi anlamını taşır ki bu aşamadan sonra atılacak hiçbir adımla burada yapılan hukuksuzluğu telafi edemezsiniz ve bu yargılamalar hak ihlallerinin tespiti ile tazminat dosyaları olarak geri döner.
Bizler hukukçularız, yapılan işlemi hukuk çerçevesinde değerlendiririz. özellikle avukat meslektaşlarımızın evlerinin, Avukatlık Kanunu’ndaki ve Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki açık hükümlere rağmen Baro temsilcisi olmaksızın aranması tamamen hukuka aykırı bir işlemdir. Buradan elde edilen deliller ne olursa olsun artık hukuka aykırı olarak elde edilmiş delillerdir ve bir yargılamanın esasına teşkil edecek şekilde değerlendirmeye alınamaz. Soruşturma sürecindeki hukuka aykırı uygulamaların sonlandırılması ve adil yargılamanın tesisi için meslektaşlarımızın haklarını Avukatlık Kanunu’ndan kaynaklanan görev ve sorumluluğumuz gereği her aşamada takip edeceğiz.”
Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Nahit Eren de TBB Başkanı ve Yönetimi ile Baro Başkanlarına dayanışmalarından dolayı teşekkür etti.
Haber ile ilgili Görseller
